Ben aldırma
Ben aldırma konusunda oldukça fazla sorular gelmektedir. Bazı kişiler ben aldırma için tek önemli konunun kalacak iz olduğunu düşünmektedirler. Oysa çıkarılan dokunun histopatolojik olarak incelenmesi ve kanser ya da bir deri tümörü yönünden mutlaka değerlendirilmesi gerekir. Aksi halde ne çıkarıldığını, ilerde buna bağlı bir yara ya da kanser çıktığında yapılabilecek erken tedaviyi önleyebilirsiniz.
Yine ben aldırma konusunda diğer bir yanılgı lazerle alındığında iz kalmayacağı konusudur. Lazer bir ışındır ve enerji taşır. Günümüzde çok çeşitli lazer mevcuttur ve kesme amacıyla en sık kullanılan lazer, karbondioksit lazerdir. Sonuçta lazer ışını da deride bir kesme etkisi yapacaktır. Eğer lazer ile çıkarılan benden geri kalan kısım dikiş ile kapatılmazsa yine belirgin bir iz kalabilir. Ancak ben olmayıp, renk değişim şeklinde olan cilt lekelerinde lazer kullanımı uygun olabilir.
Vücudumuzun herhangi bir yerinden bir doku çıkarıldığında yara iyileşirken bir skar dokusu oluşur. Skar dokusu bağ dokusundan oluşur ve deri yapısından farklıdır. Bu nedenle oluşan skar dokusunu yara izi olarak görürüz. Bazı bölgelerimizde skar dokusu çok ince oluşur ve neredeyse görünmez. İşte iz kalamayacak denilen durum budur. Örneğin göz kapakları insan vücudunda neredeyse iz kalmayan bir bölgedir. Yüz bölgesi ise bu konuda ortalardadır. Örneğin yanak bölgesinde ya da burun ucunda daha belirgin bir iz kalır. Boyunda ise daha az iz kalır.
Bu nedenlerle ben aldırma konusunda en uygun, sağlıklı ve doğru uygulama, estetik cerrahi yöntemle benin kesilerek çıkarılması ve estetik olarak dikilmesidir. Halk arasında estetik olarak dikildi denince hiç iz kalmayacak sanılıyor. Oysa her dikiş iz bırakır ancak estetik cerrah travmatik yöntemler ve enstrumanlarla birlikte çok ince dikişler kullanarak izin çok daha az kalmasını sağlar. Buna rağmen her insanda yara iyileşmesi ve iz kalma oranı farklıdır. Ben aldırma sonucunda izin ne kadar kalacağı önceden bilinemez veya test edilemez. Ancak belli bölgelerde daha fazla iz kaldığı tecrübe ile sabittir. Örneğin kol ve bacaklarda, omuzda, göğüs orta kısmında diğer bölgelerden daha fazla iz kalmaktadır.