Şişmanlık artık tüm dünyada, önemli bir sağlık problemi olarak kabul edilen, başka pek çok hastalığın tetikleyicisi olarak gösterilen, değişik tedavi yolları araştırılan ve gittikçe artan sayıda insanın etkilendiği çok yaygın, istenmeyen ve tedavi edilebilir bir durumdur.
Şişmanlığa sebep olabilecek pek çok genetik, tıbbi, çevresel ve sosyal nedenlerden söz edebilecek olsak da, dürüst olmak gerekirse, hepimizin bildiği gibi, düzensiz ve sağlıksız beslenme ile fiziksel aktiviteler konusunda isteksiz olmamız en temel iki nedendir. Modern yaşam şekli ve alışkanlıklarının, hayatımıza kattığı pek çok pozitif etkinin yanında, maalesef aynı oranda olumsuz negatif etkileri de söz konusudur.
Dikkat edin artık sadece suçlanan hamburger zincirlerinde değil, her yerde fast-food tarzı beslenme seçeneklerini tercih etmekteyiz. En sağlıklı olduğunu düşündüğümüz sebze ve meyveler bile, aynı tad ve vitamin içeriğini taşımamaktalar ve hormon katkılarını tartışmaktayız. Her besin grubunun kesinlikle hayati önem taşıdığını unutmuş görünerek, dengesiz beslenme listeleri mucize diyetler olarak önümüze konulmakta!
Bunların yanında, artık neredeyse hiç hareket etmemekteyiz! Özellikle akşamları yorgun bir şekilde evimize döndüğümüzde’ televizyon karşısında, oturduğumuz yerden kanal değiştirerek ve aklımıza ne gelirse yiyerek kendimizi ödüllendirmekteyiz.
Sonuçta, artan kilolarımız hareketlerimizi kısıtlamakta, kısıtlanan fiziksel hareketliliğimiz kilolarımızı arttırmakta ve kendimizi bir kısır döngünün içinde bulmaktayız.
Görüştüğüm pek çok hastamı dinlediğimde, aslında onlara hak vermekteyim. Çünkü yoğun iş yaşamı ve stres, hareketsiz yaşam tarzı ve fazla kilolar çözülmesi zor görünen bir problemi ortaya çıkarmakta : Metabolizma hızınızın yavaşlaması ve kronik yorgunluk durumu…
Bu kısır döngünün kırılabilmesi ve tekrar sağlıklı, enerjik ve mutlu bir yaşama sahip olabilmek için yapabileceğimiz bir şey olmalı !?
Öncelikle sizi aç bırakan, vücudunuza işkence çektiren ve metabolizmanızı iyice yavaşlatan diyet kelimesini hayatınızdan çıkarmalısınız. Bunun yerine, vücudunuzun ihtiyacı olan, aslında uyguladığınız diyetlerden çok daha kolay ve zahmetsizce gerçekleştirebileceğiniz, sağlıklı ve dengeli bir beslenme düzenine geçmelisiniz. Vücudunuza ihtiyacı olanı verin ki, kendini korumak ve zor günlere hazırlamak için yağ depolamak zorunda kalmasın!
Unutmayın; Aç kalarak sağlıklı ve zayıf olamazsınız… Bu şekilde bir miktar kilo kaybetseniz bile, vücudunuz ilk fırsat bulduğunda kaybettiği yağları tekrar depolayacaktır.
BÖLGESEL ZAYIFLAMA İÇİN SUNDUĞUMUZ OLANAKLAR
Ancak şişmanlık problemi bir kez ortaya çıktımı, sadece beslenme düzeni ile bu problemi çözmek zor olmakta. Bu aşamada, Kliniğimizde hastalarımıza ihtiyaçlarına göre özel programlar hazırlamaktayız. Bu programlardan bazılarına kısa bir şekilde göz atarsak;
Kendinizi Usta Bir Heykeltraşın ellerine bırakın…
Zayıflama programlarında özellikle bölgesel kronik yağ birikimi olan kısımların inceltilmesinde kullandığımız 4 adet üst düzey teknolojinin mükemmel kombine çalışmasını sağlayan sistemdir.Bu teknoloji yardımı ile; hastalarımızı selülit sorunundan, yağ dokusunu yakmasında ki üstün başarısı sayesinde kronik yağ birikimi olan bölgelerinden kurtarıyoruz. Bu dörtlü sistem Yüksek yoğunlukta odaklanmış ses dalgası , Kavitasyon,Radyo frekansı,vakum dan oluşmaktadır.
Vakum HIFU: Etkisi sayesinde siz vücudunuzda sıcaklık hissederken yağlarınız enerjisini ısıya dönüştürerek sistematik dolaşıma katılma aşamasına geçer. Kavitasyon: Metabolize olmaya hazır olan yağ hücrelerini utrasonik hızlı titreşim sağlayarak yağ hücrelerini parçalar. Radyo frekans: Yüksek seviyede enerji üreterek yüksek ısı lif ve kol ojen kasılmasına neden olur. Bu sayede hem yeni kolojen üretimi ve bağ dokusunda sıkılaşma olur. Aynı zamanda metobolize olmuş yağ hücrelerini sistematik dolaşıma geçmeleri sağlanır. Vakum: Germe etkisiyle mebranı geçirgen olan yağ hücreleri lenf akımına geçer. Kısacası bu kullanılan 4 lü kombine sistem yağ hücreleri ve ses dalgalarının üzerinde oluşmuş yüksek enerjili yağ hücrelerini parçalar.
TEKNİK AVANTAJLARI
Basit kullanım: kullanıcıyla dost LCD dokunmatik ekran ve video izleme kılavuz sistemi tasarımı sayesinde, cihazın kullanımı daha açık ve kesindir
Güvenli ve güvenilir: invazif olmayan, cerrahi işlem gerektirmeyen, leke bırakmayan, bekleme veya iyileşme süresi gerektirmeyen uygulama Enerji doğruluk kontrolü Klinik uygulama etkisi
- Odaklanmış Ultra Ses Dalgası Terapötik Dönüştürücü
- Odaklanılan alanın dışındaki her alana düşük enerji
- Yüksek Yoğunlukta Odaklanmış Ultra Ses Dalgası (HIFU), temel ultrason kavramına dayanmaktadır.
- Ultra ses dalgası, dokunun üzerinde yayıldıkça, bir kısmı absorbe edilerek ısıya dönüştürülür. Odaklanmış ışınlarla, dokuların derinine çok küçük bir odaklanma sağlanır.
HIFU Çalışma Prensibi
Odaklanma ile, yüksek yoğunlukta ve sürekli ultra ses dalgaları oluşturulacak, bundan çıkan yüksek sıcaklık, yağ dokusunu, etrafındaki dokulara ve kan damarlarına tesir etmeden, seçici şekilde sıvılaştıracaktır.
Basınç
- Yüksek yoğunlukta odaklanmış ultra ses dalgası (HIFU) dönüştürücüsünün ürettiği akustik alan basıncı.
- Basınç, odaklanılan noktada 1 milyon Pascal’a ulaşabilir.
Size özel terapi odamızda, sıkılmaksızın sağlığınızın tadını çıkartın
Bu ünite sıcak kabin içinde deri yolu ile vücuda oksijen verilme yöntemidir. Bu yöntemle hem sauna keyfi yaşayabilir hem de ozon tedavisi olabilirsiniz. Sıcaklığın etkisi ile açılan deri gözeneklerinden emilerek vücudun kan, lenf ve yağ dokusuna geçer. Lenfatik sistemi toksinlerinden arındırır, cildi temizler, kasları gevşetir, kan dolaşımını hızlandırır ve bakteri, virüs, mantarları öldürür. Genellikle, sarkık vücutlar, karın, bacaklar, kalça, popo ve belde yerleşen yağ ve selüloit depolarına son noktayı koymak için kullanılıyor. Ozan sauna ile ısı derinin 4 ile 6 santimetre altına nüfus ediyor. Böylelikle yağlama ve yağ parçaları arasında birikmiş olan toksinlere rahatlıkla ulaşılıp, buharlı klasik saunaya göre 7 kat daha fazla terleme sağlanıyor. Haftada 3-4 kez 40-45 dakika süren zamanda; kişiyi yormadan, oturarak, televizyon seyrederek veya müzik dinleyerek, gevşemeyi ve stres atmayı sağlayan buna rağmen lüks olmayan ozon sauna, binlerce yıllık buhar, kaplıca, hamam geleneği olan insanlığın, sağlıklı ve doğal yaşama geçmesinin yoludur.
OZON SAUNA : Hem Zayıflatan Hemde Tedavi Eden Bir Sistem
- Ozon sauna, sıcak kabin içinde deri yolu ile vücuda oksijen verilme yöntemidir. Bu yöntemle hem sauna keyfi yaşar hem de ozon tedavisi olabilirsiniz.
- Kilo kaybettiren, stresi azaltan,vücudu zehirlerden arındıran(detoks eden), deriyi temizleyen basit ve kolay bir seçenektir ozon sauna.
- Yaklaşık yarım saatlik bir seansla 600 gr ter atar( tabii bu terle birlikte vücudunuzdaki toksinleri de atarsınız),kaslarınız gevşer, metabolizmanız hızlanarak yaklaşık 500 kalori kaybedersiniz.
- Bağışıklık sistemini güçlendirerek zayıflamanın yanında astım,bronşit ve kanser gibi hayatı ciddi şekilde tehdit eden hastalıklara yakalanma riskini azaltır yada tedavi eder.
- Kısacası sauna keyfi ile zayıflarken ozon tedavisinin sayısız faydalarından yararlanır, sağlıklı yaşam elde edersiniz.
- Oksijenin etkisiyle hidrofobik (su sevmeyen) yağlar, daha az stabil olan hidrofilik (suyu seven) yağlara dönüşürler ve vücuttan atılırlar.
- Ayrıca alyuvarların oksijen taşıma kapasitesini arttırarak, mikro damarlardaki dolaşımın düzelmesi ile yağ dokusu hücrelerinin metabolizmaları normale döner. Yapılan çalışmalarda, ozonterapinin sellülitin geleneksel tedavisinden daha etkili olduğu ortaya çıkarılmıştır.
Kavitasyonun Çalışma Prensibi
Kompresyon ve dekompresyon dalgaları oluşturan ultra ses dalgaları sayesinde, pozitif ve negatif basınç oluşturulur. Negatif basınç ile, dokuda mikro-kavite (baloncuk) oluşur. Dalganın dekompresyonu güçlendikçe, mikro-kavite (baloncuk) genişler. Belirli bir noktaya ulaştığında ise patlar.
Kavitasyonun Avantajları
Yağ dokusunun aşağıdaki özellikleri sayesinde, hem ultrasonik ışıma hem daha düşük frekanslarda titreşim ile yağ hücrelerinin içinde ve dışında çok sayıda mikro-kavite oluşturmak daha kolaydır.
Radyo Frekansı, moleküler titreşimin oluşturduğu, yüksek frekanslı bir akım – ısıdır
Radyo Frekansının Çalışma Prensibi
l Radyo Frekansı (RF), alttaki dokuya tesir etmek üzere epidermise nüfuz edebilen, milyonlarca Hz’lik elektrik dalgası kullanır. Yüksek frekansta titreşim, alttaki dokunun direncini harekete geçirerek yüksek enerji üretmesini sağlayacak ve bu da, alttaki dokunun sıcaklığının anında yükselmesini sağlayacaktır.
l Yüksek ısı, lif ve kolajen dokularının aniden kasılmasına ve ardından yeni kolajen üretimine ve birleşime neden olduğundan, istenen cilt sıkılaştırma, kırışıklık giderme ve şekillendirme etkileri gerçekleştirilecektir.
RF Yüz Toparlama ve Cilt Sıkılaştırma Uygulamasının İşleyiş Şekli
Cildimiz olgunlaştıkça ve sürekli çevresel etkilere maruz kaldıkça, bağ dokusu parçalanmaya başlar ve kırışıklıklar ve diğer yaşlanma belirtileri ortaya çıkar
İkinci aşama:
RF enerjisi, cilt katmanlarına nüfuz ederek, cildin dokusunu ve kolajen liflerinin gömülü bulunduğu ekstraselüler matrisi seçici olarak ısıtır. Bölgesel ısıtma, kolajen liflerinin anında kasılmasına neden olur ve aynı zamanda fibroblastların metabolizmasını hızlandırarak, yeni kolajen ve elastin liflerinin oluşumunu
Üçüncü aşama:
Kolajen liflerinin kasılması ve kolajen ve elastin tortularının yeniden oluşumu, cilt katmanlarını sıkılaştırarak, daha pürüzsüz, sağlıklı ve genç görünümlü bir cilt oluşmasını sağlar.
RF Vücut Toparlama ve Selülit Azaltma Uygulamasının İşleyiş Şekli
Birinci aşama:
Selülit durumu-Hipodermiste çok sayıda geniş yağ hücresinin birikimi. Biriken yağlar, cilde baskı yaparak, “lor peyniri görünümünde cilt” etkisine neden olur.
İkinci Aşama:
RF Teknolojisi, yağ hücrelerinin sıcaklığını, derin ve yüzeysel yağ katmanlarında aynı anda seçici şekilde artırır. Bu işlem, metabolizmayı ve yağ hücrelerinden sıvı yağın atılmasını hızlandırır.
Üçüncü Aşama
Uygulamadan ve sıvı yağın atılmasından sonra, yağ hücreleri büzülerek küçülür ve cilt, eski haline yakın bir duruma döner ve selülitli görünüm azalır veya yok olur.
RF Uygulama Alanları
- Cilt sıkılaştırma
- Derin ve hafif kırışıklıkların giderilmesi
- Cilt elastikiyetinin ve cilt parlaklığının artırılması
- Cilt metabolizmasının hızlandırılması
- Bütün vücut için anti-aging
- Gözenek genişlemesinde iyileşme
- Vücudun güzel bir şekle sokulması
Vakumun gerilimi sayesinde, birçok yağ hücresinin membranı geçirgen hale gelir; yağ içinden akar ve lenf akışına karışır. Vakum, esnek lifler üreten bağ doku hücrelerini faaliyete geçirir, böylece cilt de daha gergin hale gelir.
VAKUM ÇALIŞMA PRENSİBİ,,
Vakum yardımıyla yapılan özel masaj hareketiyle, lenf akışı hızı, birkaç katına çıkabilir. Böylece, metabolitler/katabolitler, en doğal yoldan ortadan kaldırılmış olur.
Yağ vakumunun etkisi
- Bölgesel kan dolaşımının hızlanması
- Hücrelere oksijen alımının artması
- Yağ tortularının hareketinin artması
- Lenf akışının hızlanması
Selülit
- Erkeklerde nadiren görülür, ancak kadınların %90’ından fazlasını etkiler
- Fazla kilolu olmakla ilgisi yoktur
- Çoğunlukla bacaklarda ve popoda görülür
- Doğrudan hormon değişiklikleriyle ilgilidir, ayrıca yaşla birlikte kötüleşme eğilimindedir
Bir uzman tarafından vücudun belirli bölgelerine uygulanan baskı, titreşim, çekme, germe gibi yöntemlerle ciltteki gerginliğin artmasına yardımcı olan zayıflama masajlarının asıl etkisi Radyofrekans, Kavitasyon ve Ozon Sauna ile birlikte kullanıldığında kendisini gösterecektir. Çünkü belirli bölgelerde yoğun olarak bulunan kılcal damarların kan akışını hızlı ve metabolizma açısından daha iyi bir şekilde yerine getirmelerinin sağlanması, kilo verme, incelmeyi çabuklaştıracaktır. Bunun yanı sıra, aromaterapi masajları ise stres, başağrısı, adet dönemi ödemleri, şişkinlikler, halsizlik gibi konularda hastaya alternatif ve somut çözümler sunabilmektedir.
Selülit tedavisinde yeni LPG® tartışmasız en etkili yöntemlerden biridir. Yeni LPG®’ nin amacı yerleşen yağ dokusunu yumuşatarak vücuttan atılmasını sağlamaktır. Tedavi edilen hastalarda vücut hatlarında ve cilt tonunda bir gelişme gözlenmesi üzerine selülit tedavisinde öncelikli kullanılan uygulamalar arasında Yeni LPG® yerini almıştır.
İşlem selülitli alanlarda “yoğurma” tarzında masaj yapan, elle tutulan bir mekanizmayı içermektedir. Yeni LPG® uygulamaya alınan bölgelerde kan dolaşımını arttırmakta, metabolik atıkların atılmasına yardım etmekte ve deriye esneklik kazandırmaktadır. Yeni LPG® ile deriden kasa kadar tüm cilt altı dokularının yeniden şekillendirilmesi sağlanarak kişilerin yepyeni bir görünüşe sahip olması amaçlanmaktadır.
Yeni LPG® esas olarak selüliti tedavi etmekle birlikte uygulanan alanlarda lokal incelmeler de sağlamaktadır. Ayrıca vücut kontur düzenlemesinde liposuction gibi cerrahi uygulamalarla kombine olarak kullanılırsa daha mükemmel sonuçlar elde edilmektedir.